Dünyada ve Türkiyede hikayesi olan yemekler,

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE YEMEK HİKAYELERİ 5-HÜNKAR BEĞENDİ 'NİN HİKAYESİ VE TARİFİ NEDİR?SULTAN ABDÜAZİZ İLE İMPARATORİÇE EUGENİE'NİN BURUK AŞK HİKAYESİ NEDİR?

Şubat 12, 2025 Mutfakta pişer gazeteye düşer 0 Yorumlar

Merhabalar sevgili dostlar, Dünya'da ve Türkiye'de Hikayesi olan yemekler de konuğumuz ,buruk bir aşkın öyküsünden geriye kalan ''HÜNKAR BEĞENDİ'' Osmanlı MutfağınIN en önemli lezzet miraslarından biri olarak yüzyıllar geçsede,Türk Mutfağ ının en popüler davet yemeklerinden''Osmanlı Mutfağının Efsanesi'',özel günlerin,özel misafirlerimiz için genelde tercih ettiğimiz ve sofralarımıza konuk ettiğimiz yemeği ''HÜNKAR BEĞENDİ'' Türk Mutfağında patlıcan ile yapılan yemeklerin sevildiğini hepimiz biliriz ve özellikle de patlıcan'ın köz halinin enfes lezzeti ile kırmızı et'in buluşmasının ortaya çıkardığı lezzet şöleni hepimizin bu yemeği sevmesinin önemli nedenidir. Osmanlı Mutfağının en nadide lezzetlerinden biri olan ''HÜNKAR BEĞENDİ''nin bir de hüzünlü bir aşk hikayesi vardır.Ve bu eşsiz lezzet bu aşk'tan doğmuştur. Osmanlı İmparatoru Sultan Abdülaziz,yurtdışına seyehat eden ilk Osmanlı Padişahıdır.Yenilikçi,göterişten uzak,sakin bir yapıya sahip olan Sultan Abdülaziz,ayrıca yetenekli bir resamdır da.. Takvimler Haziran 1867'yi gösterdiğinde ,Sultan Abdülaziz'in bu yeteneğini bilen Fransa İmparatoru III.Napolyon,''Milletler ArasıParis Sanayi Sergisi''nin açılışı nedeniyle Sultan Abdülaziz'i Fransa'ya davet eder.Aynı tarihlerde İngiltere Kraliçesi Victoria'da Padişahı Londra'ya davet edince ,Abdülaziz her iki daveti de kabul ederek Avrupa seyahatine çıkar.ve Osmanlı tarihinde seferler dışında,İstanbuldan ayrılarak,yabancı Ülkelere seyehate çıkan yegane Padişah ve hristiyan dünyasına dost olarak giden ilk Halife Abdülaziz olur. Sultan Abdülaziz,Paris ziyareti sırasında ,resim sergisi ve sonrasında,Fransa İmparatoru III.Napolyon'un eşi İmparatoriçe Eugenie(Öjeni)ile tanışır ve İmparatoriçeye ilk görüşte aşık olur,ama hisleri tek taraflı değildir. Ağustos 1867 de Sultan ,Fransa ve İngiltere ziyaretlerini tamamlayarak yurda döner. Ardından 2 yıl sonra,yani 1869'un sonlarına doğru Süveyş Kanalının açılışı nedeniyle ,III.Napolyon ve İmparatoriçe davet edilir ,lakin açılışa Napolyon işleri nedeniyle katılamayarak eşini gönderir.İmparatoriçe Eugenie ,Mısır'a gemiyle yolculuğa çıkınca önce İstanbul'a ,Abdülazizin yanına gelir.İmparatoriçe Eugenie ,Boğazın şaşaalı ama mağrur bekçisi''Beylerbeyi Sarayı''na ayak bastığında ,Sultan Abdülaziz de Dolmabahçe Sarayından saltanat kayığıyla Saraya gelmiştir bile.. Sultan'ın ,Eugenie için hazırlattığı gecelik entarisi yapılması için altın işlemeli şal,şehrin tüm sokaklarının da fısıltılarında ana konusu olmuştur. 2 yılın sonunda ,iki aşık,sonunda Konstantiniyye'de kavuşmuş,o geceyi birlikte geçirmişlerdir. Sultan Abdülaziz Eugenie'ile kavuşmasının şerefine Sarayda her şeyin en güzel olmasını ister ve Saray Mutfağına Eugenie'ye özel yeni bir yemek hazırlamalarının haberi gönderir. İmparatoriçe yanında getirdiği mahiyetinde ki aşçınında Saray mutfağında saray aşçıları ile birlikte kolları sıvarlar.Sultan ve Eugenie'ye için özel bir yemek hazırlamaya girişirler.Köz de patlıcan aşklarının ateşini temsil eder,padişahların en sevdikleri ve sofralarından eksik etmedikleri kırmızı et'te patlıcana eşlik eder.eugenie'nin aşçısı da İmparatoriçeyi anımsatması adına Fransız mutfağının sevilen sosu ''Başamel sosu''közlenmiş patlıcanla buluşturur.Ve bu büyük aşkı her iki mutfağın sevilenleri ile harmanlarlar.Bu muhteşem yemek Padişah ve Eugenie'ye sunulur ve sonuç için mutfakta heyecanlı bekleyiş başlar...Gerek Eugenie,gerekse Padişah bu eşsiz lezzette ki yemeği çok beğenir ve aşçılara beğendiğinin haberini yollar.Bu haber üzerine her iki aşçı da içleri rahat bir şekilde çok sevinirler ve ''HÜNKARIMIZ BEĞENDİ''derler.İşte o büyük aşkın birlikteliğinden doğmuştur ''HÜNKAR BEĞENDİ''.. Abdülaziz ve Eugenie'nin aşkına gelirsek,birlikte geçirilen bir haftanın sonunda ,Sultan Abdülazizin annesi''Pertevniyal Valide Sultan'',Eugenien'in Saray da kalması taraftarı olmaz ve hatta sert bir dille ''Memleketine dön,senin kocan yok mu? diye sesini yükselterek ,gitmesini söyler.Ancak buna rağmen İmparatoriçe İstanbul'dan olaylı değil,mutlu bir şekilde ayrılmıştır. Bu hikaye de böylece yarım kalır ve III.Napolyon'nun tahttan indirilmesiyle Eugenie,İngiltere'ye sürgün edilir.Bir süre sonra da eşini ve çocuğunu kaybeder.Bu arada İstanbulda da durumlar hiç iç açıcı değildir. Sultan Abdülaziz ,tüm tarihi kayıtlara,intihar olarak geçse de ,tahttan indirilir ve yatağında bilekleri kesilmiş olarak bulunur.Son yıllarda öldürüldüğüne dair iddialar da bulunmaktadır. Sürgünle birlikte Fransa'ya gidemeyen Eugenie,40 küsur yıl aradan sonra İstanbul'a tekrar gelir ve Padişah Sultan Reşad'a Abdülaziz'in oğlu Yusuf İzzettin efendiyi görme talebini iletir.Bu,küllenen aşkına hem yeniden bir ''Merhaba'',hemde ''Elveda''demektir. İspanyol Kültür Merkezi ''Cervantes Enstitüsü'nün''Müdürü ''PABLO MARTİN ASUERA'nın yayınladığı ''MAVİ SÜTUNLU SARAY''isimli kitabında belirttiği gibi,hikaye doğrulanarak,tarih sayfalarına hüzünlü ve buruk bir aşkın öyküsü olarak geçmiştir. Sultan Abdülaziz ve Eugenie'nin hüzünlü ve buruk aşkından da bizlere Türk Mutfağının en önde gelen yemeklerinden ''HÜNKAR BEĞENDİ'',ENFES lezzeti ve hikayesi ile miras kalmıştır. HÜNKAR BEĞENDİ,batılı anlamda bir tekniğin,Osmanlı kültürüne adapte edilmesiyle üretilmiş bir yemektir. Dün,bugün ve yarın da bu hikaye dillerden dillere gezmeye,Hünkar Beğendi de sofralarda,özel günlerimizi süslemeye devam edecektir. Haydi bir güzellik yapalım ve bu hafta yada en kısa zamanda Sultan Abdülaziz ve Eugenie'nin aşklarının anısına HÜNKAR BEĞENDİ'yi soframıza taşıyalım. Sevgiyle...
HÜNKAR BEĞENDİ MALZEMELER: 750 gr Dana Kuşbaşı (aslı kuzu eti ile yapılmaktadır) 1 ad kuru soğan 4 ad Domates (İlk tarifte Osmanlı domatesle tanışmadığı için domates yoktur.19.yüzyıl sonlarına doğru yemeğe domates eklenmiştir) 1 yem kaş domates salçası 2 yem kaş zeytinyağ + 2 yem kaş tereyağ ( gerçek tarifinde sadece sade yağ ve kuyruk yağı kullanılmıştır) Tuz + Karabiber 4 su bar Su PATLICAN BEĞENDİ İÇİN: 5 ad Büyük Patlıcan 2 yem kaş Un 2 yem kaş tereyağ 2 su bar Süt 1 su bar kaşar peyniri rendesi ( Tuz + Karabiber + 1 çay kaş Muskat rendesi TABAK SÜSLEME: Közlenmiş domates ve biber HAZIRLANMASI: Kısa sürede pişireceğimiz için eğer Dana eti kullanacaksanız düdüklü tencere tercih ediniz. tencereye zeytinyağını alarak yüksek ateşte kızdırın ve etleri ekleyerek mühürleyin. Etler suyunu bırakıp tekrar suyunu çekerek sadece yağı kalınca,doğradığınız kuru soğanı ekleyerek kavurmaya devam edin. Domateslerin kabuklarını soyun ve küçük küpler halinde doğrayarak karışıma ekleyin. Salça,tuz,karabiber ve suyunu vererek kapağı kapatarak düdüklü de ise takribi 20-25 dakika,kuzu eti ile hazırladıysanız kısık ateşte daha uzun sürede pişecektir. Tarifin aslında etler limon ve zeytinyağında bekletildikten sonra (kuzu etleri)şişlere bir et bir kuyruk yağ olarak (etler ve kuyruk yağı küp doğranmış olacak)dizilir ve mangal üzerinde pişirilir. Yıllar içerisinde tarif evrilerek biraz farklı hale gelmiştir.Ama özüne uygun olarak da yapılmaktadır. Bu arada patlıcanları ateş üzerinde közleyin ve bir naylon torba içine alarak nemlendirin(rahat soyulur ve köz kokusu içine çeker) Közlenen patlıcanları soyduktan sonra küçük parçalar halinde doğrayın.(tarifin aslında patlıcanlar ayrıca püre haline gelmesi için süzgeçten geçirilir) Diğer tarafta zeytiyağ ve tereyağını eritin un ilavesi ile kavurmaya başlayın. Un kokusunu çıkardıktan sonra sütünü yavaş yavaş ekleyerek pürüzsüz halde karıştırın. Bu başamel sosunuzdur,şimdi tuz,karabiber ,muskat ve patlıcanları ekleyerek karıştırın ve sıcak halde bekletin. Servis tabağına patlıcan beğendiyi alın. Orta kısmına suyunu süzdüğünüz etleri yerleştirin. Suyundan hafifçe üzerine gezdirin. Tabağın yan kısımlarına közlenmiş domates ve biberler ekleyerek ikram edin. Afiyet olsun.

0 comments: